31 Ağustos 2014 Pazar



Okullarda Temizlik, Hijyen ve Kontaminasyon Nedir?

Bütün gelişmiş ülkelerde olduğu gibi, Ülkemizde de okul temizliği konusunda öngörülen temel ilke; öğrencilerin

ve okul personelinin sağlıklı ve güvenilir ortamlarda bulunmalarını temin etmek için, hastalık etmenlerinden

uzak, fiziki şartların iyileştirildiği, güvenlik ve hijyen kalitesinin garanti altına alındığı şartların oluşturulmasıdır.

Dünya nüfusunun hızla artması nedeniyle çevre kirliliği, ekonomik zorluklar, eğitim yetersizliği temizlik ve

hijyen sorunlarını derinleştirmekte, güvenli ortam oluşturmayı zorlaştırmaktadır.

Makalemde toplumun içinde yaşadığı ekolojik değişimi, sosyo ekonomik ve kültürel etmenleri, biyolojik ve

fiziksel çevreyi de dikkate alarak, ilköğretim çocuklarının yeterli hijyen seviyesine sahip ortamlarda eğitimlerini

tamamlamaları için fiziksel, kimyasal ve biyolojik kirliliklere karşı yapılması gerekenleri bir kez daha

hatırlatmaktır.

Temizlik sadece gözle görülebilen kirlerin uzaklaştırılmasını ifade eder. Ancak gözle göremediğimiz ve yaşayan

canlıların oluşturduğu (mikroorganizmalar) çok daha fazla tehlike arz eden, hastalık yapıcı kirlilik çevremizde

oldukça yoğundur. Gözle göremediğimiz bu zararlı yaşayan canlıları ortamdan uzaklaştırmamız gerekir ki

ortamı sağlıklı hale yani hijyenik hale getirelim.

Mikroorganizmaların elleri ve ayakları yoktur. Bir yerden bir yere hareketleri sadece hava akımı, ellerimiz,

ayaklarımız, kullandığımız alet ve ekipmanların yer değiştirmeleri ile gerçekleşir. Biz buna kontaminasyon

yani bulaşma diyoruz. Kontaminasyona çarpıcı bir örnek verelim, tuvalette ıslak taharet aldıktan sonra elimizi

yıkamak amacı ile ilk dokunduğumuz musluk artık e-koli ile tanışmıştır. O musluğa dokunan her kişi ister

istemez e- koliyi eline bulaştırır ve o el uygun yıkanmadığı takdirde dokunduğumuz her yere e- koliyi taşır.

Bir mikroorganizma her 20 dakikada bir ikiye bölünerek çoğalır. Elimize aldığımız 1 adet e-koli 7 saat sonra

2.000.000, 12 saat sonra 1.000.000.000 adet olur. 2.000 adet bakteri bir araya geldiği zaman bir toplu iğnenin

başı büyüklüğünde alanı kaplar ve biz halen göremeyiz. Elimizi yıkamadığımız takdirde burnumuzu oynarsak

solunum, yemek yersek sindirim sistemi, açık yaralarımız var ise kan yolu ile direkt vücudumuza e- koliyi alırız.

Yaklaşık 48 saat (bu süre mikroorganizma cinsine göre değişir) sonra da hastalanırız.

Değerli okuyucular, asıl önemli konu kontaminasyon dediğimiz bulaştırma yollarının önlenmesidir. İnanın

yanlış uygulanan bir temizlik işlemi her yeri sağlıksız hale getirebilir. Tuvaletten yemek masamıza zararlı

mikroorganizmaları farkında olmadan taşıyabiliriz. İlk öncelik kişisel hijyene, ikinci öncelikte temizlik ve hijyen

uygulamalarının doğru yöntemle yapılmasına dikkat etmektir.

Sevgili veliler, okula başladığınız ilk günleri hatırlıyor musunuz? Artık aile büyükleriniz daha önceden olduğu

kadar sizlerle birlikte değillerdi. Öğretmenleriniz ve arkadaşlarınızla birlikte yeni bir ortamdaydınız. Okula

başladığınız ilk günlerden itibaren eskisinden daha fazla ev dışında vakit geçiriyor ve farklı arkadaşlarınızla

aynı ortamı paylaşıyordunuz. Acaba büyüme ve gelişmeniz için gerekli olan güvenilir ve hijyenik bir ortamda

mıydınız? Bu ortamın sağlıklı kalması için sizin de sorumluluklarınız var mıydı? Şimdi var, artık daha bilinçliyiz ve

yaşadığımız tecrübelerimizi çocuklarımıza aktarma zamanıdır.

Temizlik ve hijyen, sadece okul yönetiminin sorumluluğunda değildir. Okul yöneticilerinin, öğretmenlerin,

öğrencilerin, velilerin, tedarikçilerin, temizlik elemanlarının hatta okula ziyarete gelen her kişinin

sorumluluğundadır. Önemli olan bilinçli olmak ve bu bilinci alışkanlık haline getirmektir.

Bu anlamda ülkemizde Beyaz Bayrak projesi üretilmiş, ve MEB konu hakkında çalışma başlatmıştır. Konu

hakkında ki bilgiyi sosyal medyadan inceleyebilirsiniz.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder